İçeriğe geç

İnsanın Kurduğu Sistem

    Bir meslek değil de işin değerini, para karşılığı olmadan yapanlara bakarak değerlendirmek de bir seçenek.

    Mesela artık öğretmenlik diye bir mesleğe maaş ödenmeyecek olsa… Şu an bu işi yapanlar bu işe devam ederler mi? Bırakanların yerine çocuklara bir şeyler öğretecek birileri çıkmaz mı, hem de bilabedel? Bence, bugün öğretmen olanların çok büyük bir kitle, belki %90ı öğretmenliği bırakır, yapmaz. Ama o %10 müthiş işler başarır. Hem daha özgür olurlar hem daha çok saygı görür, el üstünde tutulurlar. Hatta belki de kısa zamanda o %90’ın açığını tamamlayacak bir gönüllüler kitlesi de ortaya çıkar, kısa zamanda her şey çok iyi olur.

    Sonra da bu insanlar daha iyi işler yapsınlar diye özel kaynaklar ayrılır. Gelecek kaygıları giderilsin diye maaş bağlanır, sosyal haklar verilmeye başlanır. Akabinde aralarından şefler, müdürler, yöneticiler seçilir ki organize hareket edilebilsin. Organize hareket edilmesi raporlama ve bildirim de gerektirir. Bir süre sonra bu angaryadan kurtulmak için öğretme işinde olmayan birileri işe alınır ve iş bölümü yapılır. Artık öğretmenler için hayat kolaylaştırılmıştır, lğrenciler de öğretmensiz kalmadığı için mücadeleye gerek yoktur. Mücadeleye gerek kalmadığı için bazı öğretmenler gerektiği kadar işleri halleder ama bazıları çok çalışmaya devam eder. Bir süre sonra onlar da ne için mücadele ettiklerini sorgulamaya başlarlar ve başka işlere yönelirler veya onlar da rutinin dışına çıkmamaya başlar. Bunu gören yönetim tekrar mücadele için çeşitli teşvikler sunar ama ya herkese sunmak zorunda kalırlar, maaş artışı gibi, etkisi olmaz ya da bazı kişilere bazı şartlarda sunarlar ama bu da kısa yol arayışları ve ikili ilişkilerin ön plana çıkmasına sebep olur.

    Böyle böyle devam eden bir döngü işte… İnsanın topluluk içerisindeki döngüsü de bu. Buna tarih diyoruz, insanlık tarihi. Kızmak, küsmek yok, insan böyle bir varlık ne yazık ki.

    Daha doğrusu insan 3.0 böyle ama böyle olmayacak insana insan 6.0 diyeceğiz herhalde.

    İnsan 6.0, belki 7.0 diyeceğimiz insan tipi ise Uzay Yolu (Star Trek) dizisindeki mürettebat gibi bir kalabalık bence. Ne özellikleri var? Aynı ortamı paylaşıyorlar, ilişkiler profesyonel seviyede mantıklı ve standart, birey olduklarının farkında ama bütünün parçası olduklarını ve onlarsız bütünün bozulacağının bilincinde, hep daha iyisini yapma hedefinde, alimi de zalimi de tanıyıp ona göre tavır yürütebilecek bilgelikte, para gibi araçlara bağlanmadan ihtiyaç giderebilen, stok yapmak ve birilerinin önüne geçme, daha güçlü olma ihtiyacı olmadan yaşayabilen, hatalarını kabul edebilen, düzeltemeyecekse pozisyon değiştiren ve ekibi için gururunu kibrini göz ardı edebilen, 3000 kişiyle aynı ortamda “pisleşmeden” yaşayabilen…. Yazarken ben yoruldum ama daha neler neler eklenebilir. Yine de bir nüans var orada: Ortak hedef, ortak düşman! İnsan işte, yine aynı şeylere ihtiyaç duyuyor.

    Dünyayı birleştirecek olan da olsa olsa tek bir şey olur: Uzaylı istilası!
    Tabi uzaylıların dünyalılara karşı birleşmeyeceğini umarak söylüyorum bunu. Zira buraya kadar gelebilen bir canlı türü gayet özgüvenli, güçlü, hırslı, engel tanımaz ve acımasız olacaktır.

    Öğretmenden uzaylıya nasıl geldim bilmem ama tanıdğım insan, uzaylılarla bile iş birliği yaparak avantajlı konuma geçmek isteyecek bireylere sahip. Bu da ayrı mevzu…

    Not: Yazıya başlarken bağlamı sanattan, gönüllülüğe, aşka, vicdana falan bağlamayı düşünüyordum ama başka dünyalara vardım. Siz içinizde icabına bakarsınız umarım.